Güncel – Cennetin Bahçesi https://www.cennetinbahcesi.com Dini Paylaşım Sitesi Sat, 05 May 2018 04:47:47 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.0.9 110917297 Nihat Hatipoğlu ile İftar hangi kanalda ? https://www.cennetinbahcesi.com/2018/05/05/nihat-hatipoglu-ile-iftar-hangi-kanalda/ https://www.cennetinbahcesi.com/2018/05/05/nihat-hatipoglu-ile-iftar-hangi-kanalda/#respond Sat, 05 May 2018 04:47:47 +0000 http://www.cennetinbahcesi.com/?p=2860 Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu, Ramazan Ayı Boyunca Atv Ekranlarında Sultanahmet Meydanı’ndan Sizlere Canlı Yayın ile Atv Ekranlarından Bağlancaktır.

Hatipoğlu iftar ve sahur programlarında Peygamber Efendimiz ve Sahabenin hayatından kısa kesitlere, Ramazan’a dair genel bilgilere, çok özel dualara, ilahilere, İslamiyet’in en önemli olay ve mekânlarına yer veriyor, merak edilen soruları yanıtlıyor.

Prof. Dr. Nihat Hatipoğlunun Atvdeki  Sahur programı ise Ramazan boyunca her gün Saat 02.10da, Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu ile İftar programı Ramazan ayı  boyunca her gün 19.45de atv ekranlarında… Olacaktır.

]]>
https://www.cennetinbahcesi.com/2018/05/05/nihat-hatipoglu-ile-iftar-hangi-kanalda/feed/ 0 2860
Maşuka İsminin Anlamı https://www.cennetinbahcesi.com/2018/03/07/masuka-isminin-anlami/ https://www.cennetinbahcesi.com/2018/03/07/masuka-isminin-anlami/#respond Wed, 07 Mar 2018 04:46:47 +0000 http://www.cennetinbahcesi.com/?p=2703 Sevilen Sevilmiş Kişi Demektir.

Sevgilisinin adı maşuka olan bir kişinin sevgilisine yazdığı yazı .

Evrende yanlız dolaşan iki noktanın şans eseri çakışmasından sonra

noktalardan birinin yeniden buluşmak için onu takibine  diyerinin yoluna devam etmesine

platonik AŞK denir.

Genellikle karşılıksız veya karşılık beklemeden içine dalınan aşkdır.

Onu ilk gördüğümde beni bu kadar etkisi altına alacağını hiç düşünmemiştim.

Onu her gördüğümde beni fark etmesin diye hep saklanır olmuştum.

Belki kendimi ifade etseydim belki cesaretimi toplayıp herkesin içinde

SENİ SEVİYORUM deseydim.

Onu bir ömür kalbimin en derinliklerinde saklamak zorunda kalmazdım.

Yıllarda geçse evlensem çocuklarım olsa hayat arkadaşımı çokda sevsem

plotonik aşkım yüreğimde kanayan yaramsın hiç dinmedi sızın sadece kor oldu ateşin

hiç belli etmedim. Seni sadece sırdaşıma Rabbime söyledim.

Ben seninle olmayacağını biliyordum ama senden vazgeçemiyordum.

İnsanları kandırırken yüreğimdeki yangını alevlendirdim.Bende bilmiyorum.

Sana uzakdan bakıyorum sana bakmak beni inanılmaz mutlu ediyor.

Senin peşinde sürüklenip gidiyor yüreğim.

Yanında biri mi var onunla gülüyormusun hep merak ediyorum.

Onca kalabalığın içinde karmaşık yaşamın ortasında

eyer sen varsan eyer geliceğinden haberdarsam

daha seni görmeden çırpınmaya başlıyor kalbim

bir ışık çarpıyor yüzüme bir sıcaklık yürüyor yüreğime anlıyorumki sen varsın.

Basımı çevirip bakamasamda sana

seni görmeden varlığının farkındayım.

Hep seni düşünürüm senin hakkında her şeyi bilirim.

Hangi yemeyi sevdigini,hangi takımı tuttuğunu, ne tür müzikler dinlediğini,

en yakın arkadaşının kim olduğunu,nelere kızıp nelerden mutlu olduğunu hepsini bilirim.

Ama sen benim varlığımdan bile habersissin ne kadar acı birden kendi ne gelir aklım

acımaya başlar kalbim yüreğimin acısı bir yağmur misali çiseler yanaklarıma.

Oysa sen güneşimdin.

Her kendi me geldiğimde  baharda düşen bir ciğ misali üşümeye başlar bedenim

titremeye başlarım. Artık göz yaşlarım benim sırdaşım olmuştur ben seni her düşündümde

onlar bana dost olmuştur.

Senin aşkın bir ağaç misali  kök saldı yüreğime ama o kadar.

Hiç bahar görmedi bir kış gibi kukkuru kaldı hiç yeşillenmedi.

Kimseye zarar vermedi hep bende gizli kaldı.Kimse seni öğrenmedi.

Hatta yıllarıma mal olan sen bile.

Sır ve esrarengizdin benim için kendime bile itiraf edemedigim.

Her kişiliğin yüreğinde kendine bile itiraf edemediği bir platonik aşkı vardır.

İnsanlar Ailede kursalar hiç unutulmazları vardır.

Zararsızdır kimseye zarar vermez sadece esir aldığı yüreği acıtır.

rüzgarına kapılıp savrulursak bir tarafımız istemesekde hep eksik kalır.

Belki hep eksik kalmak da bi nevi iyidir bilmiyorum? Her şeye sahip olmak

helede bu bir aşk sa  plotonik de olsa sanırım rabbimizin bizi imtihan hallerinden biri daha .

BİLİYORUM SENİ SEVDİĞİMİ BİLMİYORSUN.

OLSUN BEN YİNEDE SEVİYORUM.

SENİ KARŞILIKSIZ DOLU DOLU SEVMEYİ.

NÖBETTEYİM SENİ SEVDİM SEVELİ.

GECELERİN KARANLIĞI OLDU BANA SEVGİLİ.

Bir hayli kırgınım kime olduğunu neden olduğunu bilmeden belki hayata

belki kendime belkide dilimden düşmeyen keşkelere.

Yıllar bana öğretti ki bir hayalin peşinden koşmaktan sa unutulmazda olsa

gerçek hayatta aşkdan çok

ruh ikizini bulup onunla yolunuza devam etmek gerekli.

Kaderimize razı gelip Allah’ın bize verdikleriğle yetinmeyi öğrenmeli

Elimizdekinin kıymetini bilmeli.

Boş bir hayal yüzünden gerçek mutluluklarımızı engellemeyelim.

Aklımızı basımıza alıp gercek hayata dönmeli.

Eyer aşk dediğimiz takıntıya dönüşürse hayatımızın sonuna dek bizi

mutsuz etmeye yeterli sebebimiz olacaktır.

Rabbim takıldığımız aşkın ne olduğunu bize gören gözler versin aşk dediğimiz karmaşıklıkta

mantık yürütebilmeyi bizlere görev bildirsin.iki cihan allah aşkını bizlere

]]>
https://www.cennetinbahcesi.com/2018/03/07/masuka-isminin-anlami/feed/ 0 2703
Seni Sevdiğimi Hiç Bilmedim https://www.cennetinbahcesi.com/2018/03/07/seni-sevdigimi-hic-bilmedim/ https://www.cennetinbahcesi.com/2018/03/07/seni-sevdigimi-hic-bilmedim/#respond Wed, 07 Mar 2018 04:40:15 +0000 http://www.cennetinbahcesi.com/?p=2701 Evrende yanlız dolaşan iki noktanın şans eseri çakışmasından sonra

noktalardan birinin yeniden buluşmak için onu takibine  diyerinin yoluna devam etmesine

platonik AŞK denir.

Genellikle karşılıksız veya karşılık beklemeden içine dalınan aşkdır.

Onu ilk gördüğümde beni bu kadar etkisi altına alacağını hiç düşünmemiştim.

Onu her gördüğümde beni fark etmesin diye hep saklanır olmuştum.

Belki kendimi ifade etseydim belki cesaretimi toplayıp herkesin içinde

SENİ SEVİYORUM deseydim.

Onu bir ömür kalbimin en derinliklerinde saklamak zorunda kalmazdım.

Yıllarda geçse evlensem çocuklarım olsa hayat arkadaşımı çokda sevsem

plotonik aşkım yüreğimde kanayan yaramsın hiç dinmedi sızın sadece kor oldu ateşin

hiç belli etmedim. Seni sadece sırdaşıma Rabbime söyledim.

Ben seninle olmayacağını biliyordum ama senden vazgeçemiyordum.

İnsanları kandırırken yüreğimdeki yangını alevlendirdim.Bende bilmiyorum.

Sana uzakdan bakıyorum sana bakmak beni inanılmaz mutlu ediyor.

Senin peşinde sürüklenip gidiyor yüreğim.

Yanında biri mi var onunla gülüyormusun hep merak ediyorum.

Onca kalabalığın içinde karmaşık yaşamın ortasında

eyer sen varsan eyer geliceğinden haberdarsam

daha seni görmeden çırpınmaya başlıyor kalbim

bir ışık çarpıyor yüzüme bir sıcaklık yürüyor yüreğime anlıyorumki sen varsın.

Basımı çevirip bakamasamda sana

seni görmeden varlığının farkındayım.

Hep seni düşünürüm senin hakkında her şeyi bilirim.

Hangi yemeyi sevdigini,hangi takımı tuttuğunu, ne tür müzikler dinlediğini,

en yakın arkadaşının kim olduğunu,nelere kızıp nelerden mutlu olduğunu hepsini bilirim.

Ama sen benim varlığımdan bile habersissin ne kadar acı birden kendi ne gelir aklım

acımaya başlar kalbim yüreğimin acısı bir yağmur misali çiseler yanaklarıma.

Oysa sen güneşimdin.

Her kendi me geldiğimde  baharda düşen bir ciğ misali üşümeye başlar bedenim

titremeye başlarım. Artık göz yaşlarım benim sırdaşım olmuştur ben seni her düşündümde

onlar bana dost olmuştur.

Senin aşkın bir ağaç misali  kök saldı yüreğime ama o kadar.

Hiç bahar görmedi bir kış gibi kukkuru kaldı hiç yeşillenmedi.

Kimseye zarar vermedi hep bende gizli kaldı.Kimse seni öğrenmedi.

Hatta yıllarıma mal olan sen bile.

Sır ve esrarengizdin benim için kendime bile itiraf edemedigim.

Her kişiliğin yüreğinde kendine bile itiraf edemediği bir platonik aşkı vardır.

İnsanlar Ailede kursalar hiç unutulmazları vardır.

Zararsızdır kimseye zarar vermez sadece esir aldığı yüreği acıtır.

rüzgarına kapılıp savrulursak bir tarafımız istemesekde hep eksik kalır.

Belki hep eksik kalmak da bi nevi iyidir bilmiyorum? Her şeye sahip olmak

helede bu bir aşk sa  plotonik de olsa sanırım rabbimizin bizi imtihan hallerinden biri daha .

BİLİYORUM SENİ SEVDİĞİMİ BİLMİYORSUN.

OLSUN BEN YİNEDE SEVİYORUM.

SENİ KARŞILIKSIZ DOLU DOLU SEVMEYİ.

NÖBETTEYİM SENİ SEVDİM SEVELİ.

GECELERİN KARANLIĞI OLDU BANA SEVGİLİ.

Bir hayli kırgınım kime olduğunu neden olduğunu bilmeden belki hayata

belki kendime belkide dilimden düşmeyen keşkelere.

Yıllar bana öğretti ki bir hayalin peşinden koşmaktan sa unutulmazda olsa

gerçek hayatta aşkdan çok

ruh ikizini bulup onunla yolunuza devam etmek gerekli.

Kaderimize razı gelip Allah’ın bize verdikleriğle yetinmeyi öğrenmeli

Elimizdekinin kıymetini bilmeli.

Boş bir hayal yüzünden gerçek mutluluklarımızı engellemeyelim.

Aklımızı basımıza alıp gercek hayata dönmeli.

Eyer aşk dediğimiz takıntıya dönüşürse hayatımızın sonuna dek bizi

mutsuz etmeye yeterli sebebimiz olacaktır.

Rabbim takıldığımız aşkın ne olduğunu bize gören gözler versin aşk dediğimiz karmaşıklıkta

mantık yürütebilmeyi bizlere görev bildirsin.iki cihan allah aşkını bizlere

]]>
https://www.cennetinbahcesi.com/2018/03/07/seni-sevdigimi-hic-bilmedim/feed/ 0 2701
Üç Aylar ve Ragaib Kandili Mesajı https://www.cennetinbahcesi.com/2017/03/30/uc-aylar-ve-ragaib-kandili-mesaji/ https://www.cennetinbahcesi.com/2017/03/30/uc-aylar-ve-ragaib-kandili-mesaji/#respond Thu, 30 Mar 2017 05:48:03 +0000 http://www.cennetinbahcesi.com/?p=2245

ÜÇ AYLAR ve REGAİB KANDİLİ MESAJI

Rahman ve Rahim olan Allah’ın Adıyla

İslâm âlemi olarak 30 Mart 2017 Perşembe gününü Cuma’ya bağlayan gece, rahmet, bereket ve mağfiret iklimi mübarek üç ayların başladığının habercisi Regaib Kandilini bir kez daha idrak etmenin huzur ve mutluluğunu yaşayacağız.

Arzu, istek, emel ve tutku gibi anlamlara gelen rağbet kelimesinin çoğulu olan Regaib, geleceğe ve istikbale yönelik arzu ve isteklerimizi, emel ve tutkularımızı gözden geçirme imkânı verir, rağbetlerimizin yalnızca Rabbimize yönelik olması gerektiğini hatırlatır. Unutulmamalıdır ki gem vuramadığı arzular, dizginleyemediği istekler, frenleyemediği tutkular, söz geçiremediği şehvet, heva ve hevesler, terbiye edemediği nefis, Rabbine yöneltemediği rağbet ve regaib, insanoğlunun en büyük sorunudur. Bugün de hem yerel hem de küresel ölçekte tüm insanlığı çepeçevre kuşatan sorunların temelinde bunlar yatmaktadır.

Bu gece kalbimizi her türlü kin, nefret ve intikam duygularından arındıralım ki, gönlümüz huzura ersin. Yüreklerimizi iman, ilim, hikmet ve hakikat nuruyla aydınlatalım ki, kalplerimiz feraha kavuşsun. İmanımız sahih, amelimiz salih olsun ki, kurtuluşa erelim. Ahdimizi yenileyelim ki, misakımızı kuvvetlendirmiş, Allah’a verdiğimiz sözü tutmuş olalım. O’nun lütfuyla kardeş olalım ki, Rabbimiz bizden hoşnut ve razı olsun. Rağbetimiz başkaca hiç bir şeye değil, sadece O’na olsun ki, her gecemiz Regaib olsun. Bu gece hep birlikte Sevgili Peygamberimizin (sas) duasını “Allah’ım! Ülkemizde ve dünyada yaşayan bütün Müslüman kardeşlerimiz için Recep ve Şaban ayını mübarek kıl ve Ramazan ayına bereketle, huzurla ve sükunla kavuşmayı bizlere nasip eyle!” şeklinde yapalım ki İslâm dünyası olarak felaha erelim.

Bu duygu ve düşüncelerle aziz milletimizin, yurt dışındaki millet varlığımızın ve âlem-i İslâm’ın mübarek üç aylarını ve Regaib Kandillerini tebrik ediyor; üç ayların gelişiyle birlikte gönüllerimizi huzura kavuşturan rahmet, mağfiret ve bereket ikliminin, ülkemizden başlayarak dalga dalga tüm insanlığı kuşatmasını, hidayet, barış ve huzuruna vesile olmasını, bu mübarek gün, gece ve aylarda yapacağımız ibadet, dua ve yakarışların kabul olmasını Yüce Rabbimden niyaz ediyorum.

Prof. Dr. Mehmet GÖRMEZ

Diyanet İşleri Başkanı

]]>
https://www.cennetinbahcesi.com/2017/03/30/uc-aylar-ve-ragaib-kandili-mesaji/feed/ 0 2245
9. Avrasya İslam Şurası Sonuç Bildirgesi https://www.cennetinbahcesi.com/2016/10/19/9-avrasya-islam-surasi-sonuc-bildirgesi/ https://www.cennetinbahcesi.com/2016/10/19/9-avrasya-islam-surasi-sonuc-bildirgesi/#respond Wed, 19 Oct 2016 20:21:10 +0000 http://www.cennetinbahcesi.com/?p=2154 9. Avrasya İslam Şurası Diyanet işleri Başkan Mehmet Görmez’in Sonuç Bildirgesini okumasının ardından sona erdi

İstanbul’da 33 ülkeden 120 temsilcinin katılımıyla, “Avrasya’da İslam, Din İstismarına Karşı Birlik, Dayanışma ve Gelecek Perspektifi” ana başlığı altında “Avrasya’da İslam’ın Geleceği ve Dini İstismar Eden Hareketler”, “Avrasya’da Dini Bilgi Üreten Kurumlar”,  “Yeni Medya ve Din İstismarı”, “Küresel Tehdit ve Şiddet Hareketi-DEAŞ”, “Küresel Bir Tehdit Olarak FETÖ Hareketinin Avrasya Yansımaları” ve “Din İstismarını Önlemenin Yolları ve Çözüm Önerileri” alt başlıklarının oturumlar halinde masaya yatırıldığı şûra, değerlendirme oturumun ardından Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez tarafından okunan sonuç bildirgesiyle sona erdi.

Dört gün süren şûranın sonuç bildirgesini okuyan Diyanet İşleri Başkanı Görmez, kamuoyuyla şu maddeleri paylaştı;

9. AVRASYA İSLAM ŞURASI SONUÇ BİLDİRGESİ

9. Avrasya İslam Şurası, 11-14 Ekim 2016 tarihleri arasında Diyanet İşleri Başkanlığı’nın ev sahipliğinde “Avrasya’da İslam, Din İstismarına Karşı Birlik, Dayanışma ve Gelecek Perspektifi” ana başlığıyla, 33 ülke ve topluluktan 120 temsilcinin katılımıyla İstanbul’da gerçekleştirilmiştir.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın teşrifleriyle Dolmabahçe Sarayı’nda açılışı yapılan Şura’da, “Avrasya’da İslam’ın Geleceği ve Dini İstismar Eden Hareketler”, “Avrasya’da Dini Bilgi Üreten Kurumlar”, “Yeni Medya ve Din İstismarı”, “Küresel Tehdit ve Şiddet Hareketi-DEAŞ”, “Küresel Bir Tehdit Olarak FETÖ Hareketinin Avrasya Yansımaları” ve “Din İstismarını Önlemenin Yolları ve Çözüm Önerileri” başlıkları, beş oturum halinde ele alınmıştır.

15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de yaşanan meş’um darbe girişiminin ardından Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından düzenlenen “Olağanüstü Din Şurası”nda FETÖ terör örgütünün dini meşruiyetinin sorgulandığı ve bir dizi karar alındığı kamuoyunun malumlarıdır. Söz konusu kararların 13. Maddesine istinaden, başta Avrasya coğrafyası olmak üzere İslam dünyasının karşı karşıya kaldığı FETÖ, DEAŞ, vb. tedhiş üreten, toplumsal bütünlüğü bozan, dini istismar eden terör yapılarının Avrasya İslam Şura’sında ele alınması planlanmıştır. Şura kapsamında bu yapılardan FETÖ’nün özellikle Avrasya coğrafyasında çeyrek asırdır sistematik bir şekilde yayılması ve değişik sektörlerdeki etki gücü, dini söylemleri ve yol açtığı tahribat detaylı olarak değerlendirilmiştir. FETÖ kaynaklı Türkiye’de yaşanan acı tecrübeden hareketle Şura’da Avrasya coğrafyasında karşılaşılması muhtemel benzeri tehlikelere dikkat çekilmiştir. 15 Temmuz hain darbe girişimine karşı Diyanet İşleri Başkanlığı ile dayanışma içerisinde Rusya’dan Kafkasya’ya, Türk Cumhuriyetlerinden Balkanlara kadar geniş bir coğrafyada hizmet veren dini kurumların bu menhus girişime karşı ortak bir tavır sergilemiş olması bölgemiz ve İslam dünyasının birlik, beraberlik ve kardeşlik ruhunun tahkim edilmesi açısından ümit verici olmuştur.

Avrasya İslam Şura’sı üyeleri FETÖ tarafından 15 Temmuz’da gerçekleştirilen kanlı darbe ve hain işgal girişimi ile ilgili derin teessürlerini ve üzüntülerini, bu mücadelede Aziz Türk Milletinin yanında olduklarını açıkça ifade etmişlerdir. Bu darbe girişimine yeltenenler tel’in edilmiş, elim ve meş’um olayda şehit olanlara Allah’tan rahmet, gazilere acil şifalar ve milletimize taziye dilekleri iletilmiştir.

Şura tarafından aşağıdaki hususların kamuoyu ile paylaşılması uygun görülmüştür:

1. 3-4 Ağustos 2016 tarihlerinde Diyanet İşleri Başkanlığı’nın düzenlediği “Olağanüstü Din Şurası”nda alınan kararlar Avrasya İslam Şurası’ndaki katılımcılar tarafından müzakere edilmiş ve maddelerin içeriğinde tam bir mutabakata varılmıştır. Başlangıçta bir hizmet hareketi olarak yola çıktığı iddia edilse de zamanla tamamen kirli ilişkiler ağının bir parçası olarak İslam dinini ve değerlerini istismar aracı olarak kullandığı, hedefine ulaşmak için her türlü yolu mubah gördüğü, İslam’ın inanç, ibadet ve ahlak esaslarını özünden kopararak tahrif ettiği, İslami kavramların içini boşalttığı tescillenen FETÖ’nün, gerçekte dini bir cemaat olarak nitelenemeyeceği hususunda fikir birliğine varılmıştır. FETÖ, dini bilgi kaynakları şaibeli olan, İslam ümmetinin vahdetini parçalayan, kul hakkı ve kamu hukukuna tecavüz eden, zekât ve sadaka gibi ibadetleri suiistimal eden, diyalog adına kelime-i tevhidi parçalayan, din kisvesi altında kamufle olmuş bir güç, çıkar, istismar ve terör örgütüdür.

2. FETÖ, Doğu Blokunun dağılmasının ardından Avrasya Coğrafyasında ortaya çıkan eğitim boşluğunu doldurma ve sözde Anadolu’nun Müslüman kimliğini o bölgelere taşıma söylemiyle okullar açarak çeşitli faaliyetlerde bulunmuştur. Kurduğu müesseseler, bir projenin ürünü olan gizli siyasi emellerini hayata geçirmenin bir aracı haline gelmiştir. Neticede mezkûr coğrafyalarda yaşayan insanlara sahih bir din anlayışı ve eğitimi götürmeyerek sadece o ülke insanlarını hayal kırıklığına uğratmakla kalmamış aynı zamanda onların maneviyatlarını diri tutacak İslam’a dönük beklentilerini, umutlarını boşa çıkarmış, çarpıtılmış bir din söyleminin öncüsü olmuştur.

3. Yaşanan bütün bu acı tecrübelerden sonra bu yapı içinde samimi duygularla yer alan veya sempati duyan pekçokları pişman olarak bu yapıyla ilişkilerini kesmiştir. Bundan sonra da sağdayu sahibi herkesin bu menfur odaklardan hızla uzaklaşacağı açıktır. Hatadan ve yanlıştan dönmek en büyük erdemdir. Tövbe kapısı herzaman açıktır.

4. Avrasya coğrafyası ülkelerinin tarihsel ve toplumsal dini müktesebatında hiç bir karşılığı olmayan el-Kaide ve Deaş gibi yapılar, eylemlerini temellendirirken Kur’an ve Sünneti amaçları doğrultusunda çarpıtan birer terör örgütleridir. Bu örgütler yıllarca bu coğrafyanın geleneksel dinî anlayışlarına zarar vermekle kalmamış bu bölgeden sürekli örgütlerine insan devşirme gayretinde bulunmuşlardır. Bu radikal yapılar karşısında ise hoşgörü, sevgi, barış ve diyalog gibi kavramlar vasıtasıyla FETÖ, “ılımlı İslam” takdimi ile kendilerine zemin oluşturmuştur. Bu örgütler her ne kadar söylem ve eylemlerinde birbirinin zıttı gibi gözükseler de gerçekte birbirlerini besleyen, nihai hedefleri doğrultusunda farklı yöntemler ile dinî, insanî ve millî duygu ve değerleri araçsallaştıran şer odaklarıdır. Böylece Müslüman toplumların birliğini, beraberliğini bozma, din eksenli ayrışma, çatışma, kargaşave kaos çıkartarak ülkeleri işgale hazır hale getirme girişimleri noktasında birleşmektedirler.

5. Bu yapılar, tevhid, tekbir, cihat, biat, cemaat, imam gibi birçok İslami kavramları bozmanın yanında kendi çıkarları için İslam fıkhının onaylamayacağı birçok fetvalar vermişlerdir. Terör ve terör yoluyla hedefe ulaşmayı meşru göstermek amacıyla intihar saldırılarına cevaz verme ve takiyye amaçlı haramları helal kılma bu istismarın bariz örnekleridir. Hangi gerekçe ile olursa olsun şiddet, tedhiş ve teröre onay veren, dinin helalini haram, haramını helal kılan hiçbir fetva meşru görülemez. Özellikle Batı medyası ve maksatlı bazı çevrelerce İslam ile terörü yanyana getirme çabaları esefle müşahade edilmektedir. İslam ve terörün birlikte zikredilmesi hiçbir şekilde kabul edilemez.

6. Yukarıda sözü edilen din istismarının önlenebilmesi için atılması gereken en önemli adım genç kuşaklara sağlıklı ve yeterli bir din eğitimi verilmesidir. Modern zamanlarda ve ideolojiler çağında yaşanan dini toplumsal savrulmalar karşısında tarihten tevarüs edilen eğitim-öğretim yöntemleri ile yetinilmeyip zamanın ruhunu yakalayabilecek tarzda eğitim yöntemlerinin güncellenmesinin gereği açıktır. Bu tür yapılarla etkili bir mücadele için dini müesseseler güçlendirilmeli, din eğitimi alanında sahih İslam anlayışını oluşturacak müfredatlar hazırlanmalıdır. Bu kapsamda Avrasya coğrafyasının köklü dini, tarihi ve kültürel mirasını disiplinler arası bir yaklaşımla ele alacak “Avrasya İslam Araştırmaları Merkezi” düşüncesinin hayata geçirilmesi konusunda gerekli girişimler ivedilikle başlatılmalıdır.

7. Tarih boyunca İslam toplumlarında ortaya çıkan ve müslümanların ortak kabûlüne Mazhar olan fıkhi ve kelamî ekoller İslam kültüründe var olan çeşitliliği ve ilmi zenginliği ifade ederler. Dolayısıyla her türlü dini, mezhebi ve etnik çatışmaya yol açan dini yorum ve izahlardan kaçınılmalı, bu tür aidiyetleri dinî aidiyetin üstünde gören anlayışlar reddedilmelidir.

8. İslam’ın erken dönemlerinden itibaren Avrasya coğrafyası Maveraünnehir’den Balkanlar’a kadar ilim ve hikmetle yoğrulan oldukça zengin İslam’ın ana yolunu oluşturan yerleşik geleneğe sahip bir medeniyet coğrafyasıdır. Bu coğrafyanın tarihsel, sosyal ve dini dokusu ile uyuşmayan mezhebî veya her türlü ideolojik yayılmacılığa karşı ortak bir bilinç oluşturulması için etkin çalışmalar yapılmalıdır. İslam coğrafyasının birçok bölgesinde mezhebe dayalı ayrışmaların süregeldiği günümüzde Avrasya İslam Şurası’nın önemi ve beraber iş yapma potansiyeli bir imkân olarak değerlendirilmelidir. Çünkü Avrasya İslam Şurası ülkeleri göz önünde bulundurulduğunda bu ülkelerdeki Müslüman toplulukların dini, kültürel yakınlık ve uyumunun korunarak ve güçlendirilerek devam ettirilmesi İslam dünyasındaki medeniyet içi ayrıştırmalara karşı güçlü bir teminattır.

9. 11 Eylül’den sonra ortaya çıkan İslamafobik faaliyetler Suriye’de yaşanan insanlık dramının hesabını Avrupa’da yaşayan Müslüman çocuklardan soracak kadar müfrit bir İslam düşmanlığına, kin, nefret ve ötekileştirmeye dönüşmüştür. Giderek dünyada Müslümanların yaşam alanlarını daraltarak varlıklarını tehdit eden yanlış İslam algılarını bertaraf edecek evrensel bir dile sahip hikmetli çalışmalar yapılması bir zorunluluktur.

10. Günümüzde iletişim teknolojileri kullanılarak ideolojik cazibe merkezleri oluşturulmakta, özellikle gençlerin teknolojiye olan ilgisi ve yatkınlığı din istismarı için bir vasıta olarak değerlendirilmektedir. Sapkın dini grupların, terör odaklı hareketlerin internet ve sosyal medya ağlarını aktif bir biçimde kullanması Müslüman gençlere ulaşmalarını kolaylaştırmaktadır. Dolayısıyla gençlerimizin sanal âlemdeki kirli propagandalardan korunması sağlanmalı, klasik din hizmetlerini ve vasıtalarını gözden geçirerek yenilemek suretiyle genç nesillere sahih dini bilgiyi teknolojik vasıtalarla ulaştırmanın yolları aranmalıdır. Dini yayıncılık ve medya alanında orta ve uzun vadeli projeksiyonlar geliştirilmelidir. Bu kapsamda dini kurumlar tahkim edilmeli, sağlıklı din anlayışları geliştirilmelidir. Medya alanında Diyanet İşleri Başkanlığının öncülüğünde Şura üyeleri arasında ortak bir yayın platformu oluşturulmalıdır.

11. İslam dünyasında son yıllardaki gelişmeler Avrasya İslam Şurası’nın önemini daha da artırmıştır. Bu Şura’nın etkinliğinin güçlendirilebilmesi ve işlevinin yaygınlaştırılabilmesi için önceki Şura kararlarında da vurgulandığı gibi Avrasya İslam Şura’sının kurumsal statüsünün daha da güçlendirilmesi gerekmektedir. Bu çerçevede Avrasya İslam Şurasının iş ve işlemlerini sürdürebilmek için İstanbul’da oluşturulan Avrasya İslam Şurası Sekretaryasının çalışmalarının bir program dâhilinde yürütülmesi, ayrıca Şura bünyesinde icra komisyonuna ek olarak, Fetva Komisyonu, Din Hizmetleri Komisyonu, Din Eğitimi Komisyonu, Hayri ve İnsani Yardımlar Komisyonu ve Medya ve Dini Yayınlar Komisyonunun kurulması kararlaştırılmıştır.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

Kaynak: Dinihaberler.com

]]>
https://www.cennetinbahcesi.com/2016/10/19/9-avrasya-islam-surasi-sonuc-bildirgesi/feed/ 0 2154
İL İL KURBAN BAYRAMI NAMAZI SAATLERİ 12-09-2016 https://www.cennetinbahcesi.com/2016/09/12/il-il-kurban-bayrami-namazi-saatleri-12-09-2016/ https://www.cennetinbahcesi.com/2016/09/12/il-il-kurban-bayrami-namazi-saatleri-12-09-2016/#respond Sun, 11 Sep 2016 23:48:37 +0000 http://www.cennetinbahcesi.com/?p=2068 KurbanHer sene olduğu gibi bu sene de 12 eylül 2016 pazartesi gününe denk gelen kurban bayramı için illere göre namaz vakitleri merak konusu oldu. Diyanet işleri bakanlığınından yapılan açıklamaya göre il il kurban bayramı namaz vakitlerini sizin için derledik.

Bilindiği gibi kurban bayramı namazi kuşluk vakti kılınır. Bayram namazı farz değil vaciptir. İki rekat şeklinde cemaat ile kılınır. Vacip olma ve kılma şartları cuma namazin da olduğu gibidir. Bayram hutbesi de cuma hutbesi gibi farz değil sünnet olarak ve namazdan sonra icra edilir. Ayrıca bayram namazlarının birinci rek’atında üç ve ikinci rek’atında üç kere olmak üzere fazladan altı tekbir alınır. Bunlara “Zevaid” tekbirleri denir.


İL İL KURBAN BAYRAMI NAMAZ SAATLERİ:

ADANA BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:57

ADIYAMAN BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:45

AFYONKARAHİSAR BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:16

AĞRI BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:26

AKSARAY BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:02

AMASYA BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:54

ANKARA BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:06

ANTALYA BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:15

ARDAHAN BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:27

ARTVİN BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:30

AYDIN BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:27

BALIKESİR BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:26

BARTIN BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:08

BATMAN BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:34

BAYBURT BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:37

BİLECİK BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:18

BİNGÖL BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:36

BİTLİS BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:29

BOLU BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:11

BURDUR BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:17

BURSA BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:21

ÇANAKKALE BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:32

ÇANKIRI BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:03

ÇORUM BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:58

DENİZLİ BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:22

DİYARBAKIR BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:37

DÜZCE BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:13

EDİRNE BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:31

ELAZIĞ BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:41

ERZİNCAN BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:40

ERZURUM BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:33

ESKİŞEHİR BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:16

GAZİANTEP BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:49

GİRESUN BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:44

GÜMÜŞHANE BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:40

HAKKARİ BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:23

HATAY BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:54

IĞDIR BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:22

ISPARTA BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:16

İSTANBUL BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:22

İZMİR BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:29

KAHRAMANMARAŞ BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:50

KARABÜK BAYRAM NAMAZI SAATİ:  07:07

KARAMAN BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:05

KARS BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:25

KASTAMONU BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:02

KAYSERİ BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:56

KIRIKKALE BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:04

KIRKLARELİ BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:29

KIRŞEHİR BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:01

KİLİS BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:50

KOCAELİ BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:18

KONYA BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:08

KÜTAHYA BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:18

MALATYA BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:45

MANİSA BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:28

MARDİN BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:35

MERSİN BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:00

MUĞLA BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:25

MUŞ BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:32

NEVŞEHİR BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:59

NİĞDE BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:59

ORDU BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:46

OSMANİYE BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:53

RİZE BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:36

SAKARYA BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:16

SAMSUN BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:52

SİİRT BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:30

SİNOP BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:57

SİVAS BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:50

ŞANLIURFA BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:43

ŞIRNAK BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:28

TEKİRDAĞ BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:28

TOKAT BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:51

TRABZON BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:39

TUNCELİ BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:40

UŞAK BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:20

VAN BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:24

YALOVA BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:21

YOZGAT BAYRAM NAMAZI SAATİ: 06:59

ZONGULDAK BAYRAM NAMAZI SAATİ: 07:10-


BAYRAM NAMAZI NASIL KILINIR?

-İmam, “Allâhü ekber” diyerek tekbir alır. Cemaat de aynı şekilde tekbir alır.

-İmam ve cemaat içlerinden “Sübhâneke” duasını okur.

-Sonra İmam ve cemaat, “Allâhü ekber” diyerek tekbir alır, eller kulaklar hizasına kadar kaldırılıp yana bırakılır. Sonra aynı şekilde “Allâhü ekber” diyerek bir tekbir daha alınır ve eller yine yana bırakılır. Üçüncü kere “Allâhü ekber” diyerek tekbir alınır ve bu sefer eller bağlanır.

-Tekbirler arasında üç defa “sübhanellâhi’l-azîm” diyecek kadar beklenir. Bundan sonra cemaat susup bekler. İmam, gizlice eûzü-besmele çeker, Fatiha ve zamm-ı sûreyi sesli olarak okur, sonra rükû ve secdeler yapılır ve ikinci rekâta kalkılır.

-İkinci rekâtta imam, gizlice besmele çeker, “Fatiha” ve “zamm-ı sûre”yi yine sesli olarak okur.

-Ardından imam ve cemaat, “Allâhü ekber” diyerek tekbir alır, eller kulaklar hizasına kadar kaldırılıp yana bırakılır. Peşinden aynı şekilde “Allâhü ekber” diyerek bir tekbir daha getirilip eller yine yana bırakılır. Sonra aynı şekilde üçüncü bir tekbir daha alınır ve eller yine yana salınır.

-İlk rekâtta olduğu gibi ikinci rekâtta da tekbirler arasında üç defa “sübhânellahi’l-azîm” diyecek kadar beklenir. Üçüncü tekbirin akabinde “Allâhü ekber” diyerek rükûa varılır. Tıpkı birinci rekâtta olduğu gibi rükû ve secdeler tamamlanır.

-İkinci secdeden sonra oturulur. “Tahiyyât”, “Salli” “Bârik”, “Rabbenâ âtinâ” ve “Rabbena’ğfirlî” duaları okunur. Sağa ve sola selam verilerek namazdan çıkılır.

“Namaz saatleri” Kaynak Diyanet

“Namazı kılınışı” Kaynak Milliyet

]]>
https://www.cennetinbahcesi.com/2016/09/12/il-il-kurban-bayrami-namazi-saatleri-12-09-2016/feed/ 0 2068
2016 Ramazan ayı, bu gece ilk sahurla başlıyor. https://www.cennetinbahcesi.com/2016/06/05/2016-ramazan-ayi-bu-gece-ilk-sahurla-basliyor/ https://www.cennetinbahcesi.com/2016/06/05/2016-ramazan-ayi-bu-gece-ilk-sahurla-basliyor/#respond Sun, 05 Jun 2016 20:43:20 +0000 http://www.cennetinbahcesi.com/?p=2063 Ramazan, bu gece ilk sahurla başlayacak…

On bir ayın sultanı ramazan, bu gece ilk sahurla başlayacak. Bu gece saat 02.31’de imsak vaktinin girmesiyle Mübarek ramazan ayını ilk Ardahan ili karşılarken, oruca en son başlayacak ilimiz ise saat 03.54 ile Muğla olacak.

Ramazanın ilk iftarını 19.32’de Hakkâri ilimiz yapacakken, en geç oruç açacak ilimiz Edirne ise 20.53’de iftar edecek.

Ramazanın ilk günü için Kırklarelililer, 17 saat 23 dakika oruçlu kalarak en uzun orucu tutacakken, ilk günün en kısa orucunu ise 16 saat 38 dakika ile Muğlalılar tutacak.

Ramazanın son günü için ise ilk imsakı yapacak ilimiz 02.35’de yine Ardahan olurken, 03.59’da Muğla son imsakı yapacak. Son günün ilk iftarını Hakkârililer 19.38’de açacakken, Edirne ilimiz 21.00’da son iftarlarını yaparak ramazanı uğurlayacak.

İlk teravih namazı bu akşam kılınacak.

Kaynak: Diyanet

]]>
https://www.cennetinbahcesi.com/2016/06/05/2016-ramazan-ayi-bu-gece-ilk-sahurla-basliyor/feed/ 0 2063
Doğru Bir Şekilde Giyinerek Daha Zayıf Görünebilirsiniz https://www.cennetinbahcesi.com/2016/03/24/dogru-bir-sekilde-giyinerek-daha-zayif-gorunebilirsiniz/ https://www.cennetinbahcesi.com/2016/03/24/dogru-bir-sekilde-giyinerek-daha-zayif-gorunebilirsiniz/#respond Thu, 24 Mar 2016 16:44:06 +0000 http://www.cennetinbahcesi.com/?p=2002 Günümüzde medyanın da etkisiyle zayıflık sağlıktan çok modanın konusu olmaya başladığından dolayı, zayıf görünmeye eskisinden daha fazla önem vermeye başladığımızı söylemek gerek. Bu nedenle de, olduğundan daha zayıf bir görünüme sahip olmak zayıf kadınlar da dâhil olmak üzere herkesin en çok istediği detaylar arasında. Ancak zayıf görünmenin yolu sadece diyet yapmak, yediklerine dikkat etmek ve spor yapmaktan geçmiyor; doğru kıyafet kombinleri yaparak daha zayıf bir görünüme sahip olmak mümkün. Kıyafetlerle zayıf bir görünüm oluşturabilmek için ise öncelikle vücut şeklini dikkate almak ve doğru bir şekilde giyinmek gerekiyor. Örneğin, basen bölgesinden itibaren daha geniş bir vücuda sahip olan kadınlar, basen bölgesini açığa çıkaracak parçalardan uzak durmalılar. Ayrıca basenleri geniş olan kadınların bel kısımları inceyse, bellerini bir kemer ya da aksesuarla daha da açığa çıkararak daha zayıf bir görünüme sahip olabilirler.
Bunun yanı sıra, armut tipi vücut şekline sahip olan kadınların kıyafet kombinlerini tek renk yapmaya da özen göstermeleri gerektiğini çünkü desenli kıyafetlerin daha kilolu görünmelerine yol açacağını da özellikle belirtelim. Ancak zayıf görünmek isteyen kadınların kendilerini sınırlayarak desenli kıyafet türlerinden tamamen uzak durmalarına da tabii ki gerek yok.
Armut tipi vücut şekline sahip olan tesettürlü bayanların ise şal bağlarken şalın uç kısımlarını aşağıya doğru bırakarak vücutlarının üst kısmıyla alt kısmını daha orantılı gösterebileceklerini de ekleyelim. Ayrıca vücuda orantılı şekilde dağılan kilolar içinse, vücuda oturan kıyafetlerden kaçınarak daha zayıf bir görünüm elde etmek mümkün. Üst kısmı daha kilolu olan kadınlar ise, olduklarından daha kilolu görünmelerine neden olan dar pantolonlarla birlikte bol bluzları kombinlemekten özellikle kaçınmalılar.
Fazla kiloları olan bayanların ise en çok işlerine yarayacak olan rengin ise siyah renk olduğu genel olarak bilinen klasik doğrulardan biri. Siyah renklerdeki kıyafet türlerinin yanı sıra, kiloları en güzel şekilde gizleyen detaylardan biri de, bol tunik ya da bluz gibi kıyafetler. Bunun yanı sıra, koyu kot rengi kıyafet modellerinin de daha zayıf görünme konusunda oldukça işe yaradığını eklemek gerek.

 

]]>
https://www.cennetinbahcesi.com/2016/03/24/dogru-bir-sekilde-giyinerek-daha-zayif-gorunebilirsiniz/feed/ 0 2002
DOĞAL YÜZ MASKELERİ https://www.cennetinbahcesi.com/2016/03/24/dogal-yuz-maskeleri/ https://www.cennetinbahcesi.com/2016/03/24/dogal-yuz-maskeleri/#respond Thu, 24 Mar 2016 16:37:23 +0000 http://www.cennetinbahcesi.com/?p=1997 Günlük hayatın yorucu koşuşturması, stresi ve yorgunluğu içinde cildimiz de yıpranır. Pahalı kremlere ve güzellik salonlarına ayıracak bütçeniz de olmayabilir. Fakat endişelenmeyin. Cilt güzelliğiniz için buzdolabınızın kapağını açmanız yeterli.

Cildiniz için her gün yarım saat ayırarak, hak ettiği ilgi ve özeni ona gösterebilirsiniz. Tüm yapmanız gereken ihtiyacınız olan ürünleri belirlemek ve cildi kirlerden arındırmaktır. Birçok krem içerisinde bulunan kimyasal maddelere de maruz kalmayacaksınız. Yapacağınız doğal maskeler cildinizde gerginleştirici, sıkılaştırıcı, nemlendirici, yenileyici etkiler yaratacaktır.

Eğer cildinizde peeling etkisi yaratarak, ölü deriyi soymak ve yenilenmek istiyorsanız, tek ihtiyacınız olan bir kaşık bal ve iki adet badem olacaktır. Bademleri toz haline gelinceye dek dövün ve bal ile karıştırın. Dairesel hareketlerle masaj yaparak, yüzünüze uygulayın. Kuruduktan sonra ılık suyla durulayın. Çok kuru bir cildiniz varsa, muz, salatalık gibi ürünlerin bünyesinde bulunan yüksek miktarda su, cilt nemlendirmede oldukça başarılıdır. Yüzüne uyguladığınızda kan akımını hızlandıracak ve cildin ihtiyacı olan doğal nemi kazandıracaktır.

Kırışıklıklarınızdan bıktıysanız, yoğurt kurtarıcınız olabilir. Bir bardak yoğurdu, ezilmiş rezene tohumu ile karıştırıp, 15-20 dakika yüzünüzde bekletin. Her gün rahatlıkla kullanabileceğiniz bu maske sonrası yüzünüz size teşekkür edecektir.

Akneli ve lekeli bir ciltten şikâyetçiyseniz, domates ve limon tam size göre. Bir domatesi ikiye bölün ve yüzünüze koyun. Bir kaç dakika sonra ılık suyla yıkayın. Farkı göreceksiniz. Büyük annelerimizin cilt güzellikleri için limon kullandıklarını duymuşsunuzdur. E haksız da değiller. Çünkü limon binlerce kullanım alanı dışında, lekeleri yok eden müthiş bir iksir gibi. Bal ve limon suyunu karıştırıp, cilde uygulayın ve 20 dakika kadar bekleyin. Sonrasında maden suyu ile iyice yüzünüzü temizleyin.

Sonuç olarak hangi maskeyi kullanacağız, cildiniz konusunda hangi eksikliği yaşadığınıza bağlıdır. Ancak unutulmamalıdır ki, cilt sağlığı aslında genel sağlığı yansıtır. Tüm bunların yanında ayrıca sigaradan ve alkolü hayatınızdan çıkarmalı ve dengeli beslenmelisiniz. Ve en önemlisi tüm vücudumuza hayat kaynağı olan suyu ihmal etmemeli, cilt güzelliği için de günde en az 2 litre su tüketmeli bunu sürekli hale getirmelisiniz.

]]>
https://www.cennetinbahcesi.com/2016/03/24/dogal-yuz-maskeleri/feed/ 0 1997
Google’a rekor ceza https://www.cennetinbahcesi.com/2016/03/11/1907/ https://www.cennetinbahcesi.com/2016/03/11/1907/#respond Fri, 11 Mar 2016 18:10:01 +0000 http://www.cennetinbahcesi.com/?p=1907 Ekonom’i gazetesi ‘Echos, B’akanlığın, Google’dan geçmişten gelen verg’i bor’çları ve cezaları ile birlikte 1,6 milyar avro talep ettiğini duyurdu.

Google’un F’ransa şubesinden yapılan basın aç’ıklamasında ”şirketin faaliyet gösterdiği bütün ü’lkelerde vergi yasalarına uygun hareket ettiğ’ini” belirtilirken vergi cezasının miktarı konusuna ise değinilmedi.

ABD’li Google’, Avrupa ü’lkelerinde vergi kaçırdığı suçlaması yüzünden uzun süredir AB Ko’misyonu’nun yakın takibinde b’ulunuyor.

Son olarak İn’giliz hükümeti ile Google arasında bu ülkede 2005 yılından bu yana ödenmemiş vergi borçları için 130 m’ilyon sterli’n karşılığında bir uzlaşma sağlanmıştı.

Fransa Maliye Bakanı Mic’hel Sapin ise bu ay başında yaptığı açıklamada, Google ş’irketi ile vergi borçl’arının çok fazla olduğu gerekç’esiyle bir uzlaşman’ın sö’z konusu olmadığını bildirmişti.

AB ülke’leri, ‘Google gibi uluslar’arası bazı şi’rketleri kendi toprakların’da olağanüstü kar sağlamalarına rağmen, AB içind’eki yasal boşl’ukları kulla’narak, şirketin ana merkezini şirket vergilerin daha düşük olduğu İrlanda, Lüksemburg gibi ülkelerde göstere’rek daha az vergi ödemekle suçluyor.

AB K’omis’yonunun, vergi kaçak’çılığıyla mücadele için hazırladığı yeni vergi sistemi ref’orm teklifi ile çok uluslu büyük şirketlerin vergi ödemekten kaçınmasının ön’lenmesi hedefleniyo’r. AB Komisyonu, orta’k ku’ral olarak uluslararası şirketlerin vergilerini art’ık kar ettikleri yerde ödemesini istiyor.

AB Kom’isyonu E’kono’mik ve Mali’) İşlerden Sorumlu Üyesi Pierre Moscovici, geçen ay düzenlediği basın toplantısında, vergi kaçırılmasın’dan dolayı her yıl 50 ile 70 m’ilyar avro kaybettik’lerini belirterek, “Bu düzenlemelerle çok ulu’slu şi’rketlerin AB içinde iş yapan diğer küçük’ ş’irketlerle aynı vergi kurallarına uyması sağlanacak. Şirketlerin k’arlarını vergi ‘cenneti ‘tabir edilen yerlere götürmelerinin önüne geçilecek” ifadesini kullanmıştı.

Moscovici’ye göre düzenlemenin yasa’laşması halinde, AB’ ülkelerinin şirketlerden aldıkları vergi ve karlarına iliş’kin bilgiler pay’laşılarak, şeffaf bir vergi ortamı sağlanacak.

Google, Amazon, Starbuck, App’le gibi firmalar avantajlı vergi pla’nlamalarından yararlanarak büyük indirimler sağlıyor.

]]>
https://www.cennetinbahcesi.com/2016/03/11/1907/feed/ 0 1907